Gösterim Tarihi: 10 Şubat 2010 (Fransa) Yönetmen: Yannick Dahan, Benjamin Rocher Senaryo: Yannick Dahan, Benjamin Rocher, Arnaud Bordas Yapım: 2010, Fransa
Oyuncular: Eriq Ebouaney, Jean-Pierre Martins, Jo Prestia, Claude Perron, Alain Figlarz, Doudou Masta
Geçtiğimiz sene önce London Frightfest‘te, ardından Nottingham Mayhem Film Festivali‘nde karşıma çıkan La Horde, çok sağlam bir yeni jenerasyon zombi filmi. Yeni jenerasyon zombi filmi dediğim, 28 Gün Sonra (2000) ve Dawn of The Dead (Remake) (2004) ile başlayan bu koşan zombili filmler… La Horde, kelime anlamı olarak ‘’sürü” demek. Gerçekten bu filmde zombiye doyuyorsunuz. La Horde’un yapımcılık koltuğunda korku filmi severlerin çok saygı duyduğu bir isim var: Yeni Fransız dehşet dalgasının bayrak taşıyan filmlerinden Frontiere(s)‘in (2007) yapımcısı Xavier Gens!
2009 yapımı olan La Hode, birçok festivalde gezdi ama aslında daha Fransa’da bile gösterime giriş tarihi 10 Şubat 2010.
Filmi ilk izlediğimde sevmiştim ama zombi janrına bir yenilik getirmediğini düşünmüştüm. İkinci izleyişimde ise filmdeki aksyon beni tekrar o kadar eğlendirdi ki, filmi daha da çok sevdim. Aslında doğruya doğru, zombi janrına pek yenilik getirdiği söylenemez La Horde’un. Ama La Horde, bir zombi bilgisayar oyunu gibi, sadece zombi aksyonuna aç olanlar için ziyafet niteliğinde bir film. Yeni Fransız dehşet dalgasının izinde yürüyen film, oldukça ciddi ve sert! Ufak tefek espriler var ama yüzde 90 çok ciddi ve karanlık bir atmosfere sahip.
Film bir mafya çatışmasıyla açılıyor. Öldürülmüş bir mafya üyesinin (kirli polis) cenazesi ve Kurtlar Vadi’sini 5′e katlayacak ”ağırabi”lerle başlıyor film. Ardından iki mafya çetesi Paris’in varoşlarında Allah’ın unuttuğu bir pis döküntü bir binada karşılaşıyorlar. Ve tam bu sırada da ”cehennemde yer kalmayınca, ölüler dünyaya yürümeye başlıyor”! Zombilerin işin içine girmeye başladığı sahneler filmin en keyifli kısmı herhalde.
Filmin görüntü yönetmenliği üst kalite. Kimi kadrajlar ve resimler çok ama çok güzel. Bütün zombi janrını temsil edecek nitelikte sahneler var.
Filmdeki karakterleri epey sevdiğimi söylemeliyim. Bir kere Irreversible‘daki (Dönüş Yok) (2002) korkunç tecavüzcü Tenya rolündeki Jo Prestia var filmde. Yine ceketli, yine varoşlarda ve yine kadınlardan nefret eden pislik, iğrenç bir herif rolünde. Eminim ki Jo Prestia’yı bu role alırlarken Irreversible’daki Tenya karakterinin aynısını canlandırmasını istemişler. Başroldeki Hispanik tipli Himenez’i de çok sevdiğimi söylemeliyim. Ondan sonra, bir de psikopat Nijeryalı bir eleman var. Bir yerde balatayı koparıp, zombinin birini eline geçirip, kafasını defalarca duvara vururken ”Ben Nijeryalıyım lan! Ben Nijaryalıyım” diye bağırdığı sahne bomba.
Sonuç olarak biraz tekdüze sayılabilcek, ama bomba gibi, çok sert ve atmosferik bir zombi filmiyle karşı karşıyayız. Tekdüze olduğu için kesinlikle karizmasından bir şey kaybetmiyor film tabi. Normalde hızlı koşan zombileri sevmesem de, La Horde için son zamanlarda gördüğüm en iyi zombi filmi diyebilirim.
Yeni Dawn of The Dead‘i düşünün. O başroldeki kadın filmin başında uyanıp da cehennem gibi bir dünya ile karşılaşıyor ya, işte o gece, Fransa’da bir varoş mahallesine çeviriyoruz kameralarımızı. Filmin olayı o…
Can Evrenol
Etiketler: fransa, fransız korku sineması, Gore, Kan, living dead, running dead, sürü, the horde, undead, zombi
Karabasan Nedir ?
